KALP ALANI – O OLMASA BAĞLANTIMIZI KAYBEDECEĞİZ!
Yazan: Søren Lerche, Kültür ve Serbest Zaman Komitesi Başkanı
Geçtiğimiz pazar günü SF Hillerød olarak Gadevang'daki Café Jordnær'ı ziyaret ettik. Burası, içeri girer girmez "gönül zenginliği"nin ne demek olduğunu hissettiğiniz yerlerden biri. Gönüllü yürek insanlarının gülümsemesiyle karşılandığınız, insanların birbirini tanıdığı ve her zaman yeni yüzlere yer olan bir mekân. İşte bu tür yerler, yerel topluluğumuzu birbirine bağlar ve yoğun zamanlarda bile samimiyet yaratır.
Gönül zenginliği kendiliğinden oluşmaz. İnsanlar birbirleri için bir şey yapma iradesine sahip olduğunda ve belediye özellikle bu tür alanlar zor zamanlar geçirdiğinde onları desteklediğinde ortaya çıkar. Bu yüzden SF Hillerød olarak, Ny Hammersholt'taki Petra's Hus'un korunması için belediye meclisinde çoğunluğun sağlanamamasına üzülüyoruz. Belediye, destek ve rehberliğe ihtiyaç duyan topluluk merkezleri ve derneklerle diyalog içinde olmalıdır. Hillerød'un daha fazla, vatandaşlar tarafından yürütülen gönül merkezlerine ihtiyacı var – daha azına değil.
Belediye meclisi, mahallelerinde topluluk ve yaşam yaratmak isteyen vatandaşları desteklemelidir. Canlı mahalleler olmadan, gerçek bir belediye olamayız. Gönül merkezlerimiz, toplumsal dayanışmanın, yaratıcılığın ve şefkatin günlük yaşama dönüştüğü yerlerdir – ve biz politikacılar bunu öncelik haline getirmeliyiz.
Tüm spor tesislerinde de bir "gönül alanı" olmalıdır – sporun etrafında yerel topluluğu güçlendiren, herkese açık sıcak bir kulüp binası. Çünkü topluluk ruhu, çim sahada futbol oynamak, salonda hentbol oynamak ya da ringde boks yapmak kadar önemlidir.
SF olarak, her zaman yerel topluluk ve toplumsal dayanışmayı destekleyeceğiz. Çünkü gönül zenginliği olmadan, Hillerød daha fakir bir yer olur – yeni ve güzel yapılar inşa etsek bile.

