Korunmaya değer evler nihayet kurtarılıyor – yoksa gerçekten mi?

Yazan: Janne Lunding Olsen ve Peter Langer

2013 yılında SF olarak, belediye planına verdiğimiz görüş yazısında şunu sorguladık:
Neden SAVE sınıfı 4'teki binalar Helsingør ve Fredensborg'da korunurken, Hillerød'de genellikle yıkılıyor?
Aynı soruyu 2017 ve 2021 plan süreçlerinde de sorduk — ama hiçbir zaman "neden bunun imkânsız olduğu"na dair bir cevap alamadık.

Bu yüzden yıllar içinde birçok bina kaybedildi.
Örneğin Vibekevej 9–11'deki villalar, yüksek ve ağır apartman inşaatı karşılığında yıkıldı.

Şimdi ise belediye meclisinin geri kalanı da aynı noktaya geldi.
Yeni belediye planı bu açıdan bir dönüm noktası — geç de olsa, sevindirici bir gelişme!
Belki bunda iklim hassasiyetlerinin de payı vardır: sonuçta yenilemek, yıkıp yeniden yapmaktan çok daha çevre dostu bir çözümdür.

Artık yaklaşık 700 konut, olası yıkımlara karşı koruma altına alınmış durumda.
Bunların arasında Lindevej 5 ve Langesvej, Milnersvej, Hansensvej, Løngangsgade üzerindeki birçok eski villa da bulunuyor — bu gerçekten çok olumlu.

Ayrıca özellikle S og SF'nin Frederiks Torv 8'in yıkımına karşı yürüttüğü itirazlar sonuç verdi.
Şimdi burada, Nordsten'in eski idare binasının başarılı bir restorasyonu sürüyor.

Son dönemdeki diğer güzel örnekler arasında Kirsebærbakkens eski bakım evi ve Hostrupsvej'deki Misyon Evi var.
Aynı şey, kahve barının arkasındaki Slotsgade 10 için de mümkün olabilirdi.

Ne yazık ki, burada 1825 tarihli yan bina uzun süredir boş ve açık kapı-pencerelerle çürümeye terk edilmiş durumda.
Şimdi müteahhit, binanın yıkılması için izin istiyor — oysa 2021'de hem komite, hem Museum Nordsjælland, hem de komşular bu yıkıma oybirliğiyle karşı çıkmıştı.

Bu gerçekleşmemeli.
Arka bina restore edilebiliyorsa, yan bina da – kötü durumuna rağmen – onarılabilir.

Bu nedenle umuyoruz ki, belediye meclisinin yeni "koruma ve kültürel miras" anlayışı, Slotsgade 10'un arka kısmında da hayata geçer.
Çünkü belediye planına yazılan güzel sözler tek başına yetmez — korunmaya değer binalara ilişkin bu anlayışın eyleme dönüşmesi gerekir.